Susma,
Sen sustun diye bozuldu büyü;
Dağıldı periler, yıkıldı Kaf,
Anka öldü.
Sen sustun,
Derinleşen bir kuyudur
Şimdi içimde zaman.
Yiter dibinde uyku,
Yiter rüya,
Yiter benim hayallerim
Ah, düştüğüm bu karanlık kuyuya,
El atmaz kimse,
Çürür çöl ortasında, çürür?
Susma, susarsan
Kim çıkarır beni bu dipsiz kuyudan?
Ey saçlarında aydınlık,
Ninnilerinde yağmur saklayan!
Asi saçlarımı okşa dizinde,
Dokun bir yangın yeri alnıma ellerinle
-Göğümde gezinen buluttur ellerin.
Parmaklarının arasında büyür
Toprağa can veren yağmurlar.
Dokunduğun yerden günah silinir,
Baktığın yerden karanlık-
Ve çöz masal yumağını üstüme,
Çekip al beni bu karanlıktan.
Sen sustun,
Sustu ninni, masal sustu?
Gök mavi olmayacak artık,
Nasılsa yağmura küstü nisan,
Çiçekler kanmayacak bahara.
Geri dönmeyecek bir daha,
Geri dönmeyecek;
Son sefere çıktı göçmen kuşlar.
Susma
Asi saçlarımı okşa dizinde,
Dokun bir yangın yeri alnıma ellerinle
Ve çöz masal yumağını üstüme,
Çekip al beni bu karanlıktan.